Trump’tan Otomotiv Dünyasına “Hollywood” Hamlesi: Direksiyon Yine Oval Ofis’te
Washington – Nisan 2025. Sahne ışıkları bu kez ne bir Hollywood galasında ne de kırmızı halıda yandı. Bu kez sahne, Beyaz Saray’ın gösterişli salonlarında kuruldu. Oyuncu değil, başrolde yine o var: Donald Trump. Ama bu sefer elinde bir senaryo değil, otomobil endüstrisini yeniden şekillendiren kalın bir yürütme emri var. Arka planda ise dev otomobil markaları, mühendisler ve ekonomik analistlerin nefesini tutmuş bekleyişi… Trump, 25. başkanlık döneminin en “yüksek oktanlı” sahnelerinden birini yönetti.
Yıllardır Amerikan otomotiv devlerinin üstünde bir kara bulut gibi dolaşan %25’lik ithalat tarifesi, artık şekil değiştiriyor. Trump, adeta Oscar töreninde sürpriz kazananı açıklıyormuşçasına bir kararla, bu ağır tarifeyi hafifletme yoluna gitti. Ama bunu yaparken yine kendi tarzında, bolca gösteri, iddia ve “Amerika’yı yeniden büyük yapma” tutkusu ile sundu.
“Section 232” Sahnesi: Kaldır Perdeleri!
Eskiden “Section 232” olarak anılan, özellikle Avrupa ve Asya menşeli araçlar için korkulu rüya olan gümrük tarifesi, artık yeni bir gösterinin parçası. Trump, bu tarifeyi kaldırmak yerine onu bir Hollywood remake’i gibi yeniden şekillendirdi. Tarife kalıyor ama çifte vergilendirme devri sona eriyor. Yani hem çelik hem alüminyum hem de otomobil için ayrı ayrı vergi ödeme çilesi bitiyor. Bu da sektörde büyük bir “derin nefes” anlamına geliyor.
General Motors’tan gelen açıklama sanki bir galibiyet konuşması gibiydi: “Amerikan işçisi, Amerikan toprağı, artık rekabette elini daha güçlü hissedecek.” Bir başka deyişle, Trump bir kez daha kendi tabanına, “Üreten Amerika”ya göz kırpıyor.
Geriye Dönük Sürpriz: Zaman Yolculuğu Başladı
Trump’ın bu hamlesinde belki de en dramatik dokunuş, yürürlüğe giren bu yeni sistemin Nisan ayına kadar geriye dönük işlemesi. Bu da yüz milyonlarca dolarlık vergi iadesi anlamına geliyor. Adeta bir bilim kurgu filminde zaman makinesine binip geçmişi yeniden şekillendirmek gibi!
Üstelik 2026’ya kadar üretim yapan firmalar, araç başına %3.75 oranında teşvik alacak. Trump, “Made in America” sloganını yeniden göklere çıkarırken, bu kredinin yalnızca Çin’i kapsamadığını vurgulamakta gecikmiyor. Çünkü Çin, Trump evreninde hâlâ “kötü adam” rolünü oynamaya devam ediyor.
Showroomlar Ne Diyor?
Araç bayileri ve otomobil yatırımcıları bu haberi bir “ilkbahar sürprizi” gibi karşıladı. Stokların eritilmesi ve yeni modellerin teşviki için açılan bu kapı, belki de pandemiden beri duraksayan pazara yepyeni bir soluk getirecek.
“Bu yazın yıldızı SUV’lar değil, Trump olacak,” diyor Texas’taki bir otomobil bayii sahibi. “Vergi indirimiyle gelen bu rüzgar, herkesin kapısına bir Mustang esintisi taşıyabilir.”
Siyasi ve Ekonomik Dedikodular
Tabii bu gösterinin perde arkası da boş değil. Demokratlar, Trump’ın bu hamlesini 2026 ara seçimleri öncesi bir “popülist jest” olarak değerlendiriyor. Ancak Trump’ın stratejisi her zamanki gibi net: Amerikan sanayisini ayağa kaldırırken, seçmenlerine doğrudan dokunan bir hamle yapmak.
Ekonomistler ise temkinli: “Kısa vadede cazip ama uzun vadede bütçe açığı üzerinde baskı yaratabilir,” yorumları sıkça duyuluyor. Ama Trump için asıl önemli olan, televizyonda “bir şeyler yapıyor” görüntüsünü vermek.
Yolun Sonu Neresi?
Tüm bu gelişmelerin ardından otomotiv dünyası, ABD’de yeni bir döneme giriyor. Trump yine spot ışıkları kendisine çevirirken, üreticiler de yeni sahneye hazırlık yapıyor. Vergilerden arınmış bir üretim hattı, istihdamda yeni rekorlar ve daha rekabetçi fiyatlar artık hayal değil.
Ama unutmayalım: Bu sahnede ne zaman yeni bir oyuncu çıkar, ne zaman senaryo yeniden yazılır belli olmaz. Çünkü Amerikan siyasetinde ve Trump evreninde hiçbir şey sonsuza kadar sabit kalmaz.
